TATİL GÜNLÜĞÜ BAŞLASIN ! (NİCE-CANNES)

Sonunda kendimi ve zihnimi toparladım ve hemen yeni postlara başlıyorum. Yine müthiş bir heyecan sardı içimi her gezi yazısında olduğu gibi :) Hiç bir ayrıntıyı atlamadan anlatmam lazım sizlere :)

Bayram tatilinde ailecek yazlıktaydık yine. Bayramı beraber geçirip, güzel bir tatil yaptık birlikte. Tabi ben aralara küçük işler de sıkıştırıp Evim Dergisi'nin Ağustos sayısı için çekimlerin bir kısmını orada yaptım :) Değişik bir deneyim oldu benim için de. 7 Temmuz da dönüp 8 Temmuz sabahı ise Nice' doğru yola çıktık. Genelde böyle arka arkaya planlamayı seviyoruz nedense. Daha heyecanlı oluyor sanırım :)) 

Nice'e bu 2. gidişimiz hatırlarsanız. Geçen sene Mayıs ayında tam da film festivalinin olduğu vakitler Nice-Cannes-Monaco-Monte Carlo gezisi yapmıştık ve orada çok çok detaylı olarak nasıl gideceğinizi, neleri gezdiğimizi falan anlatmıştım. Tekrar bakmak isteyenler için Cannes-Antibes (LINK 1), Nice (LINK 2) ve Eze village-Monaco-Monte Carlo (LINK 3).

Gelelim bu gezimizin rotasına. 8 Temmuz'da başlayan seyahatimiz 16 Temmuz'da bitecekti. Rotamız da Nice- Cannes- St. Tropez- Genova- Portofino ve  Milano vardı ama tahmin ettiğiniz üzere bunun çok çok daha fazlasını gezerek yeni adım atma rekorlarımızı kırdık diyebilirim :) Birçok yeni yer keşfettik ama bugün sizlere kısaca ilk 3 günü yani Nice- Cannes gezimizi özetleyeceğim.

Gezimiz boyunca 3 ana noktada konakladık. Nice- Genova ve Milano. Diğer duraklar günübirlik gezilerdi hep. Nice havaalanına indiğimiz ilk gün saat öğlen 12'yi biraz geçiyordu sanırım. Bu sefer otelde kalmaktansa Airbnb'den ev kiralamaya karar vermiştik. Nice zaten ulaşım açısından çok kolay bir yer. Hemen ev sahibine gidip anahtarımızı aldık ve tam da Massena meydanında, Galeria La Fayette'nin karşısındaki minik evimize kavuştuk. Evde konaklamanın ne tür bir avantajı var diyorsanız eğer şöyle özetleyeyim. Yemeklerimizin çoğunu (kahvaltı da dahil olmak üzere) evde yaptık, gayet rahat bir ortamda konakladık ve merkeze çok yakın bir yerde olduğumuz için rahatlıkla etrafı gezdik. Gider gitmez hemen bize yakın bir market keşfedip kahvaltılık malzemelerimizi, içeceklerimizi falan aldık. Evin mutfağının olması güzel bir avantaj sağladı. 

İlk gün genelde adaptasyon süreci olduğu için ben pek fotoğraf çekmiyorum. Gerçi biz bu sefer iner inmez adapte olduk. Daha önceden gittiğiniz bir yer olunca adaptasyon süreci pek olmuyor ama yine de yorgunluk, yerleşme, yemek telaşı falan derken genelde bir sonraki güne bırakıyorum fotoğraf çekme işini. İlk gün meydanda bir yerde makarna yedik ama yine çok büyük bir hata yaptığımızı farkettik. Siz siz olun meydan da asla yemek yemeyin. Çünkü meydanlar genelde turist kazıklamak için birebir olan ve genelde pek lezzetli yemekler yiyemeyeceğiniz yerler. Tabi biz acıkmıştık vesaire vesaire o sırada pek birşey düşünmek istemedik ve ilk denk gelen yere oturduk. Yazımın ilerleyen yerlerinde size birkaç güzel restaurant tavsiyesinde bulunacağım hiç merak etmeyin :)

İlk günü bu şekilde geçirdik, biraz takıldık etrafta kısaca, sahilde yürüdük, birşeyler içtik, yemek yedik.. Nice'in o müthiş atmosferini soluduk. 2. gün Cannes'a gitmek için kolları sıvadık. Geçen sene Mayıs ayında gittiğimizde kısıtlı bir süremiz olduğu için akşam vakti 1 buçuk saat gibi bir sürede Cannes'da vakit geçirmiştik. Açıkçası biraz içim de kalmıştı :/ Neyse ki tekrar nasip oldu da bu sefer doya doya gezdik Cannes'ı. 

Cannes'da ki ilk durağımız La Suquet denilen eski Cannes ve hemen tepesinde  Eglise notre dame de l'espérance saat kulesi ve kilise oldu. Tepeden Cannes'ı buradan çok daha iyi görebilirsiniz. Biz gittiğimiz de kilise de düğün vardı :) Biraz onu izleyip aşağıya indik.

 Bu arada Cannes'da çok hoş bir restaurantta öğle yemeği yedik, 

La Potinière du Palais.

Yalnız gitmeden önce servis saatlerini göz önünde bulundurmayı unutmayın çünkü genelde restaurantların bazıları öğlen 2 bçk-3'e kadar servis verip akşam 7'ye kadar kapatıp gidiyorlar. Sonra tekrar 7'de açılıyor. Öğle yemeği yemek istiyorsanız saatlere dikkat o yüzden. Bunun haricinde menüleri tercih edebilirsiniz. Restaurantlar da muhakkak oluyor. İçerisinde başlangıç, ana yemek ve tatlı oluyor genelde.

 Ve işte yine meşhur festival binası.

 Cannes'a gelmemizin esas amaçlarından biri denize girmekti, evet ! Ve inanın bana burada denize girmemize değdi ! Deniz yumuşacık, tabanı kum, tertemiz.. Ben çok çok beğendim.

 3. günümüz pazar gününe denk geldiği için St. Tropez gezimizi bir sonraki güne ertelemeye karar verdik. Çok kalabalık olabileceğini düşününce insan vazgeçiyor :) 3. günümüzü ise Nice'de değerlendirdik. Sabah kahvaltısından sonra yeni yeni yerler keşfetmek üzere yola çıktık. Birçok güzel dükkan gezdim. Geçen sefer kısıtlı vakitten pek dolaşamamıştık dükkanları. Ve hepsine bayıldım. Özellikle diy malzemeleri de satan Tiger, Flying Tiger benim favorilerim arasına girdi. Centre Commercial Nicetoile de Maisons du Monde, Galeria La Fayette'in ev kısmı, ülkemizde de olan Habitat ve daha birçok küçük- büyük ev dekorasyonu mağazasına girip fikir edindim, birkaç şey aldım.

 Nice'de kalmaya karar verdiğimiz o gün aynı zamanda Fransa- Portekiz maçının olduğu gündü. Meydan da dev ekranlar kurulmuştu ve inanılmaz bir kalabalık, inanılmaz bir coşku vardı. O akşam yemekten sonra biz de koşa koşa meydana inip maç izledik. Aslında herhangi bir terör olayına karşı hayli tedirgindik ve hatta plan bile yaptık bir şey olur da birbirimizden ayrı düşersek şurada buluşalım diye ama çok şükür o gece bir şey olmadı, olmamıştı. Ama sonrasında olan vahşet... çok üzücü gerçekten :(

  

Meşhur Massena meydanı :)

Nice'in denizi Cannes'a göre taşlık olduğu için biz girmedik ama sahiller epey kalabalıktı.

 Buz gibi bir kahve içmek isterseniz benden size bir tavsiye; Amorino :) Yol üstünde minik masalara kurulup, hem gelene geçeni seyredin hem de soğuk kahvenizin tadına varın ;)

Bu arada unutmadan Nice'de tavsiye edebileceğim 2 tane süper restauranttan da bahsetmek istiyorum. Birisi Villa d'este. Gittiğinizde göreceksiniz tıklım tıklım olan bir restaurant. İkincisi ise Cafe de Nice. İlk restaurantta süper bir makarna yedik. İkincisinde ise başlangıç, ana yemek levrek ve tatlı olmak üzere menü seçimi yaptık. İkisini de şiddetle tavsiye ederim ;)

  Böylece Nice de 3. günümüzü de tamamladık. Yarın sizleri St. Tropez- St. Raphael- Villafranche Sur mer, Beaulieu-sur-Mer ' e yeni keşiflere götüreceğim hazır olsun :)) Ve daha sonra Fransa'dan İtalya'ya geçişimizi, tren yolculuklarımızı yani kısacası her şeyi detaylarıyla anlatacağım. Yarın tekrar görüşelim o halde ;)